- GÖZEN ESMER
Albay Buendia’ya Mektuplar -2-

İkinci Mektup
Albay,
Son mektubumda tarihten söz etmiştim. Daha doğrusu tarihin yeni baştan yazımından. Biliyorum bu söylediklerim sizin için gülünç olacak. Çünkü siz kalem tutmak yerine silah tutmayı yeğlersiniz. Yine biliyorum ki asla gerçek anlamıyla tarihin yazılabileceği fikrine inanmayacaksınız.
Oysa girdiğiniz bütün savaşlar, yönettiğiniz çatışmalar, dünyadaki bütün meleklerden dodğan nesliniz bu arayış için değil miydi? Evet Albay, bu sizin tarihiniz. Buendiaların yüzyıllık tarihi.
Diyeceksiniz ki tarihi gerçekten yazabilmek için, önce var olanı yıkıp yeniden yapmak gerekir. Fakat belirtmeliyim ki bunu yapacak kadar bir zamanımız yok ve korkarım ki bundan sonra da olmayacak.
Dostumuz Melquiades’in bize bıraktıklarıyla yetinmek zorundayız. Belki Herodot’u ve Homeros’u da düşünmeliyiz yanında ve Dede Korkut’la Yehova’yı da hesaba katmak gerekir.
Bir de Albay, Hintli dostumuz Nehru var, onunla kesin tanışmalısınız Bunun için bana bir işaret göndermeniz yeterli olacaktır.
Macondo’ya dönüş günlerimiz yaklaşıyor. Biz Macondo’ya gelmeden toz bulutları ve fısıltılar hâlinde “tarih bitti” ilahileri söylenecektir. Siyah takım elbiseli avukatlar “cesur yeni dünya”dan söz edecek; büyücüler, falcılar “körlük” numarasıyla sizi aldatmaya yelteneceklerdir. Onları sessiz ve ağır bakışınızla kovacağınızı biliyorum.
Son olarak belirtmeliyim ki, tarih bitmedi. Ayrıca tarihi yeniden yazmak da mümkün. Fakat bütün parçaları birleştirmek zorundayız.
Sizden cevap bekliyorum. Lütfen çok dikkatli olun!
“A bove ante, ab asino retro, a stulto undique caveto”